Yargı Kararlarının Tenfizi ve Kesinleşme Sorunu

Hak ve çıkarları çatışan taraflar, mahkeme kararının derhal uygulanmasını istemektedir. Ancak bu, her koşulda her zaman mümkün değildir. Mahkeme kararlarının icrası cebri icra yoluyla sağlanır. Türk hukukunda kural olarak mahkeme tarafından bir karar verildiğinde bu kararın tenfizi derhal istenebilir. Mahkeme kararı ile hemen icra dairesine başvurabilir ve karşı tarafa icra emri gönderilmesini talep edebilirsiniz. Ancak her kararın uygulanması için hemen tenfiz istenemez, kararın kesinleşmesinin beklenmesi gerekebilir. Makalemizde, kesinleşmeden tenfizi istenemeyecek olan bu kararlar,

1. Mahkeme Kararının Derhal Uygulanması Mümkün mü?

Bir mahkeme kararı, karar verilir verilmez icra edilebilir. Türk Hukukundaki kural budur. Sadece bazı kararlar hemen talep edilemez; Bu tür kararların tenfizini isteyebilmek için kesinleşmelerinin beklenmesi gerekir.

2. Mahkeme Kararının Kesinleşmesi Ne Demektir?

Mahkeme kararının kesinleşmesi tarafların bu karara itiraz etmemesine bağlıdır. Karar temyiz edilmişse, mahkeme kararının kesinleşmesi için Yargıtay ve/veya Bölge Adalet Divanı tarafından şimdi yeniden incelenmesi gerekir.

Kararın mahkeme tarafından yazının arkasına yazılan ve hakim tarafından imzalanan kesinleşmesine uygulamada “kesinleşme beyannamesi” denir. İlamın infazına başlanmadan önce mahkemeye başvurarak bu beyanın ilama eklenmesi talep edilmelidir.

3. Mahkeme Kararı Nasıl Uygulanır?

Dava sonucunda haklı bulunan taraf, icra dairesinden yazılı icra takibi ile mahkeme kararının tenfizini talep eder. Taraflara verilen mahkeme kararlarının kaşeli ve imzalı nüshalarına ilam denir. [1] Mahkemenin verdiği her karar değil, sadece hükmün tenfizi istenebilir.

İlamlı icra takipleri, icra dairesinde icra müdürüne yapılan başvuru ile başlar. İlam ile tenfiz başvurusunda bulunabilmek için kişinin ilam veya kanunda ilam niteliğinde sayılan diğer belgelerden birine sahip olması gerekir. Bu belgelerle başvuranın talebi üzerine icra müdürü, gerekli incelemeyi yaptıktan sonra mahkeme kararına uyulması ve borcun ödenmesi için karşı tarafa icra emri gönderir.

4. İhtiyati Haciz ve İhtiyati Tedbir Kararları Nasıl Uygulanır?

Mahkemece verilen her kararın tenfizi için icra dairesinden dava açılması mümkün değildir. Sadece mahkemeler tarafından verilen nihai kararlar icra edilebilir. İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarının icrası mümkün değildir. [2] Bu kararların tenfizinin, kararı veren mahkemeden talep edilmesi gerekir. Mahkeme ve katip personeli gerekli mercilere bildirimde bulunarak ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararının uygulanmasını sağlar. Mahkemece verilen ara kararların (keşif yapma kararı, bilirkişi raporu isteme gibi) tenfiz yoluyla tenfizi istenemez.

5. Kesinleşmeden tenfiz edilemeyecek kararlar nelerdir?

Türk hukukunda bir kararın tenfizini talep etmek için kararın kesinleşmesini beklemeye gerek yoktur. Mahkeme kararının verildiği andan itibaren icra takibi altına alınarak uygulanması istenebilir.

Kesinleşmeden tenfiz edilemeyecek kararlar;

  • Taşınmaz mallara ve taşınmaz mallar üzerindeki ayni haklara ilişkin ilamlar,
  • Aile ve kişi hukukuna ilişkin ilamlar (Aile hukuku ile ilgili olmakla birlikte kesinleşmesi için bazı nafaka hükümleri aranmaz),
  • Yabancı mahkeme kararlarının tenfizine ilişkin düzenlemeler,
  • Kira bedelinin tespitine ilişkin yazılar,
  • Tazminata ilişkin hükümler içeren Sayıştay ilamları, [3]
  • Ceza mahkemesi kararlarının yargılama giderlerine ilişkin kısmı,
  • Menfi beyannamelerde tazminat ve dava giderlerine ilişkin kısmın ifası,
  • İtiraz davasının kabulüne ilişkin kararın yargılama giderlerine ilişkin kısmının icrası,
  • Bayrağı ve sicili ne olursa olsun tüm gemiler ve bunlara ilişkin ayni haklar hakkındaki ilamlar [4] ,
  • Sigorta Hakemi kararlarının icrası,
  • Kooperatiften çıkarma kararları,
  • Hizmet akdi ile çalışanların zorunlu sigortalılık sürelerinin belirlenmesine ilişkin kararlar (SGK.
  • TTK m. 35/4 ve md. 36/3 uyarınca ticaret siciline tescil, tadil ve iptale ilişkin mahkeme kararlarının tenfizi,
  • İdare aleyhine açılan ihtiyati haciz veya haciz uygulamalarına ilişkin davalarda verilen kararlar [5]
  • Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 4. maddesi,
  • İtiraz ve şikayetler üzerine icra mahkemeleri tarafından verilen kararlar.

 

Kesinleşmeden infazı istenemeyecek kararları aşağıda detaylı olarak ele alacağız.

Gayrimenkul davalarında alınan kararların tenfizi ne zaman istenebilir? [6]

Tapu iptali ve tescil davaları, kamulaştırma davaları, zilyetlik davaları, rehnin kaldırılması, haksız girişin düzeltilmesi gibi bir taşınmazın mülkiyet hakkını değiştirecek davalar için hükmün kesinleşmesini beklemek gerekir. replevin davaları vb. ve bu hükümlerde yer alan her türlü tazminat ve diğer parasal taleplerin ödenmesi için.Bir Yargıtay Kararı, “… HMK’nın 367/2 maddesi uyarınca, taşınmazlar ve bunlara bağlı ayni haklara ilişkin hükümler kesinleşmeden uygulanamaz. Yazı bir bütündür ve ilamdaki ekler de aynı kurala tabidir. İlamın kesinleştiği tarihte ilamdaki tüm alacakların muaccel hale geleceği açık olmakla birlikte, ilam kesinleşmeden eklerin takibe konu edilmesi mümkün olmayacaktır. Bu maddelerin kesinleşmesi ve infazı ancak hükmün bir bütün olarak kesinleşmesine bağlıdır. Bu nedenle, hükmün esasına ilişkin hüküm kesinleşmeden önce, hükmün para alacağına ilişkin kısmı icra ve icra takibine konu edilemez.” [7]

 Burada ayni haklardan kastedilen, taşınmaza ilişkin mülkiyet, rehin, intifa hakkı, üst yapı hakkı ve oturma hakkı gibi haklardır . Kira gerçek bir hak değildir. Bu nedenle, örneğin, tenfiz için kiracının kiralanandan tahliyesine ilişkin kararın kesinleşmesini beklemeye gerek yoktur.

Tapu iptali ve tescili durumunda tazminat kararı verilmesi ve bu tazminatın ödenmesi kararın kesinleşmesinden sonra istenebilir. “ Somut olayda, takip edilen ilam incelendiğinde, davacının tapu iptali ve tescili davası açtığı, dava dilekçesinde tapu iptali ve tescilinin talep edildiği, kabul edilmediği takdirde tazminata karar verilmiş ve geçici talepte bulunulmuştur. Mahkeme tazminata hükmetmesine rağmen temelde dava aynı taşınmazla ilgili olduğu için karar kesinleşmeden ilamlı olarak icraya konulamaz .”[8]

Boşanma, Soyağacı, Velayet, Çocuk Teslimi Gibi Durumlarda Kararların Tenfizi [9]

Boşanma davaları, babalık davaları, Soy kütüğü davaları, çocuk teslimi ve çocukla kişisel ilişkiler sonucunda verilen kararlar kesinleşmeden icra edilemez . [10] Aynı şekilde, boşanma davasında hükmedilen maddi ve manevi tazminat , velayet, çocukla kişisel ilişki kurulması ve çocuğun teslimi hükümleri de kesinleşmeden icra edilemez . [11] Yüce, ilamın bütünlüğü ilkesi gereğince bu alacakları asli sayar. Boşanma kararının kesinleşmesinden sonra açılan ayrı bir dava sonucunda hükmedilen tazminatın icraya konulabilmesi için kesinleşmiş olması gerekmez.

Nafaka Kararlarının Tenfizi:

Nafaka ile ilgili kararlar kesinleşmeden önce icra edilebilir. [12] Tedbir ve yardım nafakasına ilişkin hükümler kesinleşmeden uygulanabilir . Ancak Yargıtay , boşanma davasında yoksulluk ve katılma nafakasının tenfiz edilebilmesi için boşanma kararının kesinleştirilmesini gerekli görmektedir. [13]

Tüzel Kişi Kararlarının Tenfizi:

Yargıtay , haksız rekabetin önlenmesine, marka haklarının korunmasına, tüzel kişilerin fesih ve tasfiyesine ilişkin davalarda yer alan hükümleri kişisel hukuka ilişkin kararları arasında değerlendirmektedir. Bu nedenle, bu gibi durumlarda verilen hükümlerin uygulanabilmesi için kesinleşmesi gerekir. [14]

Yabancı mahkeme kararlarının Türkiye’de tenfizi:

Yabancı mahkeme kararlarının tenfiz kararına itiraz edilmesi halinde kararın tenfizi durdurulur. Bu nedenle kararın kesinleşmeden Türkiye’de uygulanması mümkün değildir. [15]

Kira bedelinin belirlenmesine ilişkin kararların uygulanması :

Yargıtay içtihadı ile kira bedelinin tespiti davasında tespit edilen kira farkı alacağının icra edilebilmesi için kira bedelinin tespitine ilişkin kararın kesinleşmiş olması gerektiği kabul edilmiştir. [16]

Ceza mahkemesi kararlarının yargılama giderlerine ilişkin kısmının ödenmesi :

Ceza mahkemeleri tarafından verilen mahkûmiyet kararları kesinleşmeden infaz edilemez. Mahkûmiyet kararına ilişkin kararda belirlenen yargılama giderleri, tazminat ve avukatlık ücretleri, mahkûmiyet kesinleşmeden icra edilemez . Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararında tazminat şartı da yer alıyorsa bu tazminatın derhal ödenmesi istenebilir. [17]

Menfi tespit davalarında tazminat ve yargılama giderlerinin ödenmesinin talep edilmesi:

Tespit hükümlerinin tek başına uygulanması mümkün değildir. Tespit kararı ile birlikte icra reddi tazminatı, yargılama giderleri veya avukatlık ücretine hükmedilmişse, icra dairesinden ilamın sadece bu kısmının tenfizi istenebilir.

Borçlu menfi tespit davasında tazminata hak kazanmışsa bu tazminatın ödenmesini ancak menfi tespit davasında verilen ilam kesinleştikten sonra talep edebilir. [18] Menfi tespit davasının yeniden davaya dönüşmesi halinde, hükmün kesinleşmesi beklenmeksizin tazminat ve diğer parasal hakların ödenmesi talep edilemez. [19]

Geri alma davasının kabulüne ilişkin kararda dava giderlerine ilişkin kısmın ödenmesi :

Mal sahibi, mülkiyet hakkını kanıtlayarak geri alma davasını kazanır. Dolayısıyla bu davada verilen ve bir taşınmazın mülkiyet hakkını belirleyen kararın kesinleşmeden tenfizi istenemez. [20]

Sigorta Hakem Kararlarının Tenfizi:

Türk hukukunda kural olarak hakem kararlarının tenfiz edilebilmesi için kesinleşmesini beklemeye gerek yoktur. [21] Ancak, sigorta hakeminin kararları kesinleşmeden uygulanamaz. Çünkü Sigorta Tahkim Komisyonuna yapılan başvuru, kararın icrasını durdurur. [22]

Tüketici Hakem Heyeti kararları kesinleşmeden hemen uygulanabilir.

Hizmet akdi ile çalışanların zorunlu sigortalılık sürelerinin belirlenmesine ilişkin kararlar (SGK’ya karşı uygulama :

SGK’nın iş sözleşmesi kapsamında çalışan işçilerin zorunlu sigortalılık süresinin belirlenmesine ilişkin kararının uygulanabilmesi için kararın kesinleşmesi şartı aranır. Ancak, kararın işveren aleyhine uygulanması için kesinleşmiş olması şartı aranmaz. [23]

Ticaret sicilinde yapılacak tescil, değişiklik ve iptale ilişkin mahkeme kararlarının tenfizi:

Ticaret sicili müdürlüğünün bu konudaki kararına karşı, ticaret sicili müdürünün teklifi üzerine ve ticaret siciline tescil, değişiklik veya iptal için başvuranların itirazı üzerine ticaret mahkemesi tarafından tescile ilişkin verilen kararlar geri alınamaz. mahkeme kararları kesinleşmeden önce uygulanır. [24] (TCK m.35/4 ve m.36/3 uyarınca alınan kararlar).

6. Kesinleşmeden Tenfiz Edilemeyen Bir Kararda Tazminat, Avukatlık Harcı, Yargılama Giderleri Gibi Ek Kararların Hemen Tenfizi İstenebilir mi?

Yazının bir bütün olduğu vurgulanmalıdır . Mahkeme kararında yer alan tazminat, faiz, dava giderleri, avukatlık ücreti gibi tüm alacaklar ilam kesinleştiğinde talep edilebilir hale gelir. Bu nedenle, kesinleşmeden icra edilemeyen kararlarda yer alan bu tür ek alacakların, ancak ilamın kesinleşmesinden sonra ödenmesi istenebilir. [25]

7. Kesinleşmeden Tenfiz Edilemeyecek Karar Hakkında İcra Takibi Başlamış ve İcra Kararı Açıklanmışsa Ne Yapılabilir?

Kesinleşmeden tenfizi istenemeyecek bir kararın icra müdürü tarafından icraya konulması ve borçluya icra emri gönderilmesi halinde, borçlu her zaman icra mahkemelerine dava açarak iflas davası açabilir. dava [26] Şikayet sonucunda icra müdürünün kusuru nedeniyle yapılan icra, İcra Mahkemeleri tarafından iptal edilmektedir. [27]

Her halükarda bu gibi durumlarda, icra kararının tebliğinden itibaren yasal şikayet süresi olan 7 gün içinde İcra Mahkemesine başvurulmasının daha uygun olacağı kanaatindeyiz. Yargıtay bazı kararlarında yargılamanın iptali için 7 gün içinde şikayette bulunulmasını şart koşmuştur [28]

Özetle; İcra edilemeyen bir kararı kesinleşmeden uygularsanız, karşı taraf icra mahkemesine şikayette bulunarak icra takibinizi iptal edebilir ve karşı vekalet ücreti ödemek zorunda kalabilirsiniz. Yine kesinleşmeden icra edilemeyecek bir karara ilişkin tarafınıza icra takibi gönderilmişse ve bunun hatalı bir işlem olduğunu bilmiyorsanız ve gerekli şikayeti yapmazsanız para veya para ödemek zorunda kalabilirsiniz. fiilen borcunuz olmayan bir işi yaparken, itiraz veya itiraz aşamasında borçlu olmadığınızı ispat edebilecek ve lehinize karar alabileceksiniz.

Solmaz Hukuk ve Danışmanlık ekibi olarak icra takiplerinin tüm detayları hakkında sizleri bilgilendirmek ve gerekli işlemleri sizin adınıza gerçekleştirmek için burada olduğumuzu hatırlatırız. Ekibimiz, cevabını makalemizde bulamadığınız tüm hukuki soru ve sorunlarınız için size hukuki destek vermekten memnuniyet duyacaktır.

Saygılarımla.

REFERANSLAR

[1] PEKCANITEZ, Hakan/ATALAY, Oğuz/SUNGURTEKİN ÖZKAN, Meral/ÖZEKES, Muhammet, 2015, İcra İflas Hukuku, Yetkin Yayınları, Ankara, s.318.

2PEKCANITEZ/ATALAY/SUNGURTEKİN ÖZKAN/ÖZEKES, a.g.e., s. 317.

3 ÖZBEK, Mustafa Serdar, “Kesinleşmeden İcra Edilemeyecek İlamların Kesinleşmeden Önce İcraya Konulması”, Başkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, cilt:2, sayı:1, yıl:2016, s.46-47.

4 832 sayılı Sayıştay Kanunu 64. Madde.

5 Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun m.31/a.

6 2577 sayılı İYUK 28/1.

7 HMK m.350/2; 367/2.

Yargıtay 8 12. Hukuk Dairesi, E. 2018/8182, K. 2019/10658 T., 19.6.2019; Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, E. 2018/4085, K. 2018/10203, T. 18.10.2018.

9 Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, E.2020/1193, K.2020/9038, T.22.10.2020.

10TMK m.8-494; HMK m.350/2; 367/2).

11 ERCAN(1), İsmail, 2016, İcra İflas Hukuku, Kuram Kitap Umuttepe Yayınları, Kocaeli, s.228.

12 HMK m.350/1;367/1.

13 Yargıtay 8. Hukuk Dairesi, E.2015/16421, K.2015/18638, T.20.10.2015.

14 Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, E.2018/7775, K.2019/8815, T.22.05.2019.

15 ÖZBEK, a.g.e., s.50.

16MÖHÜK m.57/2.

17Yargıtay 12.11.1979 tarih ve 1979/1-3 sayılı Yargıtay Kararı Birleştirme Kararı; Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, E.2018/3472, K.2018/8015, T.13.09.2018; ERCAN, yaş, s.229; Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, E.2000/12114, K.2001/582, T.02.10.2001; PEKCANITEZ/ATALAY/SUNGURTEKİN ÖZKAN/ÖZEKES, yaş, s. 321.

18 ERCAN(1), a.g.e., s.230.

19 BULUR, Alper, İcra ve İflas Hukuku, Monopol Yayınevi, Ankara, 2020, s.143.

20ERCAN(2), İsmail, Uygulamacılar İçin İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, Seçkin Yayıncılık, Ankara, s.817.

21 ERCAN(1), a.g.e., s.229.

22ERCAN(1), yaş, s.231.

23 ÖZBEK, a.g.e., s.52; Sigortacılık Kanunu m.30.

24 İLKİZ, Hüsnü Göksel, “İlamların İcrasında ‘Kesinleşme Şartı’”,(erişim: https://legesegitim.com/ilamlarin-icrasinda-kesinlesme-sarti-av-husnu-goksel-ilkiz/, erişim tarihi:28.01.2021); İş Mahkemeleri Kanunu m.7/4.

25 İLKİZ, hareket

26ÖZBEK, yaş, s.69.

27Hukuk daireleri genel kurulu, E.2011/12-177, K.2011/300, T. 11.5.2011, İBK’nın 28.11.1956 tarih ve 15/15 sayılı kararları gereğince; ÖZBEK, yaş, s.69.

28 Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, ,E.2009/1780, K.2009/9842, T.05.05.2009.